Çorum'da Hitit Üniversitesi tarafından düzenlenen "4. Uluslararası Hitit Güvenlik Çalışmaları Kongresi" başladı. Çorum Valisi Ali Çalgan, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Ethem Erkoç Konferans Salonu'ndaki açılışta, iç ve dış güvenliğin iç içe geçtiğini, Türkiye'nin sınırları dışındaki olayların iç güvenliğini de etkilediğini vurguladı. Dünyanın ilk yazılı barış antlaşması olan Kadeş Antlaşması'nın Çorum sınırları içinde imzalanmasına dikkat çeken Vali Çalgan, kongrenin Çorum'da düzenlenmesinin yerinde bir karar olduğunu belirtti. Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Eşref Savaş Başçı ise küreselleşmenin güvenlik kavramlarını değiştirdiğini, güvenliğin artık sadece bölgesel veya sınır güvenliğiyle sınırlı kalamayacağını, siber güvenlikten uluslararası güvenliğe kadar geniş bir yelpazeyi kapsadığını ifade etti. Kongrenin, değişen dünya düzeninde güvenlik paradigmasını incelemeyi hedeflediğini vurguladı. Vali Çalgan ve Rektör Yardımcısı Başçı'nın konuşmaları, kongrenin önemini ve kapsamını vurgularken, güvenlik kavramının günümüzdeki karmaşıklığını ortaya koydu.
Değişen Güvenlik Algısı ve Türkiye
Hitit Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sami Kiraz, güvenlik kavramının genişliğini ve kongrenin bu geniş yelpazeyi inceleme amacını dile getirdi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ise açılış oturumunda yaptığı sunumda, "güvenlik" ve "beka" sorunlarının tüm ülkeler için birinci öncelik olduğunu belirtti. Türkiye'nin çevresindeki 16 sıcak çatışma bölgesine dikkat çeken Bağcı, Türkiye'nin "alev çemberi" içinde bulunduğunu, bu zorlu coğrafyada var olmanın kolay olmadığını, ancak Türk ordusunun deneyimli ve sahada etkin bir ordu olduğunu vurguladı. Türkiye'nin dış politika hamlelerinin başarılı sonuçlar doğurduğunu, diplomatik ilişkilerde önemli bir genişleme yaşandığını ve dünyada önemli bir aktör haline geldiğini söyledi. Bu gelişmeler, Türkiye'nin küresel alandaki etkisinin artışını ve güvenlik politikalarındaki etkinliğini göstermektedir.
Türkiye'nin Artan Küresel Etkisi
Prof. Dr. Bağcı, Türkiye'nin dış temsilcilik sayısındaki artışı örnek göstererek, ülkenin küresel entegrasyonunu ve artan etkisini vurguladı. Ankara'nın, son dönemlerde diplomasi merkezi haline geldiğini, Antony Blinken ve Ursula von der Leyen gibi önemli isimlerin ziyaretlerinin de bunu gösterdiğini belirtti. Somali ve Etiyopya arasındaki arabuluculukta başarılı bir rol üstlenilmesini olumlu karşıladığını ifade etti. TİKA, Kızılay, AFAD, Yunus Emre Enstitüsü, Yurtdışı Türkler Topluluğu, Türkiye Maarif Vakfı, Türk Hava Yolları, Anadolu Ajansı ve TRT World gibi kurumların Türkiye'nin dış politikasında önemli rol oynadığını vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı. Bu kurumlar, Türkiye'nin yumuşak gücünü ve küresel etkisini artırmada önemli birer araçtır.
Ekonomik Boyut ve Güvenlik
Dr. Gülsüm Akbulut'un açılış oturumunda yaptığı sunumda, güvenlik konusunun ekonomiye olan etkileri ele alındı. Sunum, ulusal güvenliğin ekonomik istikrarla doğrudan ilişkili olduğunu ve güvenliğin sağlanması için ekonomik büyümenin önemini vurguladı. Güvenlik tehditlerinin ekonomik büyümeyi nasıl olumsuz etkileyebileceği ve bunun ülkelerin güvenlik politikalarını nasıl şekillendirdiği incelendi. Ekonomik istikrarın ulusal güvenliğin temel bir unsuru olduğu vurgulandı ve bu konuda alınması gereken önlemler tartışıldı. Bu, güvenlik anlayışının ekonomik boyutunu ele alan kapsamlı bir sunumdu.